Pazar rehavetleri hiç bitmesin..

T-shirt: Happiness is a $10 tee – Tayt: Ümit Ünal – Trençkot: Derishow – Sandalet: See by Chloe – Kasket: Grevi

Pazar günü bizim buralar bomboş oluyor. Elele dolaşınca, arkadaşları görünce ha birde eve bir demet çiçekle dönünce insan mutlu oluyor.

Pazarları hep güzel başlar zaten. Bitmesine yakın sıkıntı vardır. Yıllar önce Bizimkiler biter, Parliament Gece Kulübü sineması başlar, ertesi gün okul var stresi ile film yarıda bırakılır ya da uykusuz Pazartesi göze alınırdı. O bitti, üniversite zamanı rahat edilecek sanıldı, Pazartesi sabah 9a ders koyan hocalar ayıplandı. Ne zamandır ise, iş hayatıyla birlikte, hayatı Pazartesi sendromu yönetmeye başlamıştı. O yüzdendir ki Cumartesi yetmezmiş gibi Pazar günleri de ordan oraya koşturulur, haftasonunun tadını çıkarmak için canla başla çalışılırdı.

Şimdi 30u geçince, bünye eskisinden daha hızlı yorgunluk sinyali vermeye başladığından beri, Pazarlar yormadan yorulmadan geçiyor. Pazar rehaveti candır. Henüz ortada yokken stres yapan Pazartesi, Pazarlardan rol çalmasın, sırasını beklesin 🙂

Sokakta bebek adımlarıyla yürüdüğüm, arkama yaslanıp, işi gücü rafa kaldırdığım, tembellik değil aksine tüm hafta ihtiyacım olan enerjiyi depoladığım Pazar rehavetlerim hiç bitmesin. Bir sonraki Pazar hemencecik gelsin. Posttaki devrik cümleler de Pazar rehavetindendir diye bilinsin, üstüme varılmasın 😉

Herkese bir sonraki Pazar’a kadar güzel haftalar!