Gelinlik denen büyülü kostümü giydiğiniz gün dünya sizin etrafınızda dönüyormuş. Ben şimdi fotoğraflara bakınca bunu daha iyi anlıyorum. Ondanmış meğer onca şımarıklık, o gün herşey dört dörtlük olsun stresiyle yapılan huysuzluklar, sonra tüm stresini bir anda unutup, doyasıya dans etmek, dünyada o gün senden mutlusu yokmuş sanmak, bütün gece heyecanla çocuk gibi tepinmek ve sevdiklerinle hiç bitmesini istemeyeceğin bir gece geçirmek.
Darısı tüm sevenlerin başına deyip, sözü içimdeki poz canavarını ateşleyen düğün fotoğraflarına bırakıyorum 😉
Düğün fotoğrafları ve videosu aslından düğünden kalan yegane hatıralar. O yüzden benim için büyük öneme sahipti. Nerdeyse tüm evlenen arkadaşlarım ve ben düğün hikaye videosu ve fotoğraf çekimi için kendimizi Efe Babacan‘a teslim ettik. Ve işte ortaya bu video çıktı 🙂 Bakalım beğenecek misiniz? Efe’nin objektifinden düğün fotoğrafları ise bir sonraki postta!
Düğün süreciyle ilgili anlatacak çok şeyim var, ama nerden başlayacağımı düşünürken bile, hala yorulmaya devam ediyorum! 🙂 Fotoğraflarda herşey güllük gülistanlık ama kesin birşey var ki: ”Bunlar en güzel zamanların, tadını çıkarmaya bak”, ”stres olacak ne var canım”, ”bunlar tatlı telaşlar” cümleleri fos çıktı! Düğün sürecinde telaşın tatlısı falan yok, türlüsü var. Bu telaşı yaşayıp da söylenen tüm düğün sahiplerine, içimden ”amann ne kadar abartıyorlar yaaa” dediğimi dün gibi hatırlar, huzurunuzda özür dilerim. Herkes gitsin yurtdışında evlensin, ya da hiç evlenmesin zaten ne gerek var bunca strese diye söylendiğim tüm o cümleleri ise inkar ediyorum. Ben hayatımın en güzel gününü 2 Temmuz gecesi yaşadım!
Bu yaz en yakın arkadaşlarımdan 2si evlendi. O kadar rüya gibi gelinler oldular ki, sizlerle paylaşmadan edemedim. Darısı birkaç güne kadar benim sonra sizin başınıza 😉