1 ay aradan sonra, spora son hız başladım sonunda! Hem de iddalı bir başlangıçla; tüm dünyadaki yüzlerce kadınla aynı anda! 🙂 Nike Women Week’in 1 hafta boyunca süren N+TC antreman serisinin son gününde yine koca bir gülümsemeyle çıktı tabii o koca 1 ayın acısı 🙂 Seyahatler üst üste gelip, saat farkı da eklenince bu sefer seyahate sporu entegre edemedik. Yeme&içme düzeni de fena şaştı. Pişman mıyız? Koca bir evet. Bundan sonra seyahatteki ilk hedefim tadında yemek yemek ve spor rutinini bozmamak üzerine. Buraya da yazıyorum ki, kararlılığım belli olsun 😉
Mauritius‘taki bir başka cennet noktadan tekrar merhaba! Bu defa Constance Belle Mare Plage‘dayım. Bıraksanız oracıkta, o ağaçların altında sessiz sessiz, huzurlu huzurlu yaşarım. Kim yaşamaz ki? Otel başlı başına çok güzel ama çevrede de yapılacak çok yer, görülecek çok şey var. Bir sonraki ve sonuncu postun konusu da bu olsun o zaman 🙂 Hazırsanız Belle Mare Plage kareleriyle başlıyorum.
Dışarıda lapa lapa kar yağarken yaz hayalleri kuran bir tek ben miyim? Kış ortası yaz rüyası yaşamak ne demekmiş Maldiv seyahatinden sonra, Mauritius‘ta 2.kez yaşıyorum. Doğasından, insanlarına, müziğinden yemeklerine kadar şahane bir deneyim sunan Mauritius’tan geliyor bu postun rengarenk kareleri. Bir posta da sığdırmak zor aslında. O yüzden peşpeşe gelecek postlar.
Yılın son stil postu, günün anlam ve önemini yansıtan bir ortamdan gelsin 😉 Bu yıl blog’a çok sık yeni post ekledim, ama sırada daha bekleyen bir sürü seyahat postu var. instagram’da bolca fotoğraf paylaşıyoruz ama blog’un tadı bence bambaşka. 2016’ya girerken ilk kararım bu; o şans bulup gördüğün güzellikleri bloga da ekle, daha fazla öteleme. Sırada üst üste 2 güzel seyahat daha var. Bu sefer youtube’a videolu da gelecek o güzel rotalar, söz! 🙂 Yeni yıl dileklerim, hayallerim, büyük kararlarım sizi bu sefer 2.plana alıyorum. Önce sağlık, sonra huzur diliyorum kendim ve hepimiz için.
Gün içinde başka postlar da yolda 😉 Yılı çalışkan kapamaya kararlıyım galiba 😉
Baktım ki, aynı gün aynı yerde geçen bir önceki post için o kadar çok fotoğraf çekmişim ki, bir elimde geyik, bir elimde ağaç, kafamda koca bir ponpon yılbaşı süsünden hallice pozlarım için 2. bir post yapayım dedim 🙂 Renklerine bayıldığım hırka canım Hande Çokrak’ın Mudo için hazırladığı koleksiyondan, ağaç Yargıcı, el örgüsü geyik ise Rumisu’nun ellerinden. Yeni yıl gecesi süsüm püsüm 😉 yerinde de, hala o gece için hiç planım yok!